Anıtkabir Gezi Rehberi

Ankara’ya girdiğimiz andan itibaren bizi en heyecanlandıran nokta tabii ki Anıtkabir oldu. Atamız’ın huzuruna çıkmanın heyecanıyla da Ankara’daki ilk durağımız orası Anıtkabir. Atasına koşan genç yaşlı, çocuk, binlerce insanı görmek, o atmosferi yaşamak çok değişik duygular hissettirdi bize. Dünyanın gördüğü en büyük liderlerden birinin bizim Atamız olması bizi her zaman gururlandırıyor ve gün geçtikçe de onun ne kadar büyük işler yaptığını daha iyi anlıyoruz.

Anıtkabir’in Konumu ve İnşa Süreci

Önce Anıtkabir’in konumundan başlayalım. Anıtkabir’in yer aldığı Anıttepe daha önceden rasat istasyonu olması sebebiyle Rasattepe olarak biliniyormuş. Bu alanın seçiminden sonra yapılan yarışmayla Anıtkabir’in mimarisi ve mimarları belirlenmiş. 1944’te başlanan Anıtkabir inşaatı 9 yılda tamamlanmış ve  10 Kasım 1953’te Atamız görkemli bir törenle Anıtkabir’e defnedilmiş. 

Rasattepe’de MÖ 12. yüzyılda Anadolu’da devlet kurmuş Friglere ait tümülüsler yani mezarlar bulunuyormuş. Anıtkabir inşa edilirken yapılan kazılar sırasında tümülüslerden çıkan eserler de Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde sergileniyor. 

75.000m2 alanda yer alan Anıtkabir şehirde uzak noktalardan da görülüyor, özellikle de akşam ışıklarıyla beraber çok anlamlı bir görüntüye bürünüyor.

Aslanlı Yol’dan Anıtkabir’e Doğru…

Arabayı park ettikten sonra Aslanlı Yol’a doğru ilerliyoruz. Yolun başında İstiklal ve Hürriyet Kuleleri yer alıyor. Ayrıca kulelerin önünde de heykeller yer alıyor. Kadınların bulunduğu heykellerdeki kadınlardan biri bereketi temsil ederken, biri Atatürk’e rahmet diliyor diğeri de üzüntüsünü gösteriyor. Erkek heykel grubundan biri Türk askerini, biri aydın Türk gencini biri de Türk köylüsünü temsil ediyor.

Aslanlı Yol’da ilerlerken Türk tarihinin simgelerinden 24 tane Hitit Aslanı, yolun sağında ve solunda yer alıyor. Yolun parke taşlarının arasındaki boşlukların fazlalığı sebebiyle tüm yol boyunca dikkatinizi yola verirken yol bittiğinde Tören Meydanı’na varıyoruz ve karşımızda tüm ihtişamıyla mozoleyi görüyoruz.

Tören Meydanı 15 bin kişi kapasiteli ve zemininde kilim motifleri yer alıyor. Hem meydandaki kalabalığın hem de atmosferin etkisiyle çok duygulanıyoruz ve meydandan geçerek Mozole’ye doğru ilerliyoruz. 

42 basamakla çıkılan Mozole’nin merdivenlerinde Atamız’ın  “Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir.” sözü yer alıyor. Mozolenin solunda Gençliğe Hitabe, sağında ise cumhuriyetin kuruluşunun 10. yılındaki nutku yer alıyor.

Merdivenlerden sonra Şeref Holü’ne geliyoruz. Şeref Holü’nde başımızı kaldırdığımızda mozaik işlemeli taven ve duvarların ince işçiliği bizi adeta büyülüyor. Bu mozaikleri incelerken ilerliyoruz ve  Şeref Holü’nün tam karşıda merkezde yer alan Atamızın 40 ton ağırlığında kırmızı mermerden yapılmış sembolik bir lahdine geliyoruz. İşte tam bu noktadaki duygularımız, hislerimiz, düşüncelerimiz kesinlikle tarifsiz ama kesin olan iki duygu var ki, bizi hüzün diğeri ise gurur!

Atamıza sırtımızı dönmekte zorlanarak Şeref Holü’nde geldiğimiz yerin diğer tarafından dışarı çıkıyoruz. Kuleleri ve kulelerin arasında yer alan müzeleri geziyoruz.

Ziyaretimiz sırasında, bir de Atamızın nöbetini tutan askerlerin nöbet değişim törenine şehitlik ediyoruz. Tören alanına nizami bir şekilde gelen askerlerin yürüyüşü bir süreliğine tüm alanın dikkatini askerlerin üzerine çekiyor. Biz de bu gösterişli nöbet değişimini başından sonuna izliyoruz.

Anıtkabir’de Görülecek Diğer Noktalar

Anıtkabir’in Kuleleri

Anıtkabir’de tören alanını çevreleyen ve birbirinin benzeri olan 10 adet kule bulunuyor. Bu kulelerin isimleri Türkiye Cumhuriyeti’nin değerlerinden seçilmiş ve her bir kulenin içinde Atatürk’ün sözleri ve kulenin ismine göre kompozisyonlar bulunuyor.

• Hürriyet Kulesi
• İstiklal Kulesi
• Mehmetçi Kulesi
• Zafer Kulesi
• Barış Kulesi
• 23 Nisan Kulesi
• Misak-ı Milli Kulesi
• İnkilap Kulesi
• Cumhuriyet Kulesi
• Müdafaa-i Hukuk Kulesi
• Anıtkabir Atatürk Müzesi

Anıtkabir Atatürk Müzesi

Misak-ı Milli Kulesi‘nden girilen Anıtkabir Atatürk Müzesi 4 bölümden oluşuyor. İlk bölümde, Atatürk’ün eşyaları, kıyafetleri ve verilen hediyeler sergileniyor.

İkinci bölümde Çanakkale Savaşları, Sakarya Meydan Savaşı ve Büyük Taarruz’un tabloları ile Cumhuriyet’e giden yolda yaşananlar anlatılıyor.

Üçüncü bölümde milli mücadele ve inkilapların anlatıldığı galeriler ve Atatürk’ün mezar odası bulunuyor.

Dördüncü bölümde Atatürk’ün kütüphanesindeki kitaplar sergileniyor. Bu bölümde en çok dikkatimizi çeken ve bizi etkileyen ise Atatürk’ün okuduğu kitapların fazlalığı, hem içerik hem de dil olarak çeşitliliği. Bir taraftan bu kadar kitap savaşlarla geçen bir ömürde nasıl okunur diye düşündürürken bir taraftan da Atatürk’ün Cumhuriyetimizi ne kadar sağlam temeller üzerine kurduğunu anlamamızı sağlıyor.

• Barış ve Zafer Kuleleri arasında da ikinci cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün sembolik lahdi bulunuyor. İnönü’nün mezarı da altta yer alan mezar odasında yer alıyor.

• Araştırmacıların ilgili kaynaklara ulaşabilmeleri için bir de Atatürk ve Türk Devrimi Müzesi yer alıyor. Müze, Mehmetçik ve Zafer Kuleleri arasında konumlanıyor.

• Anıtkabir’in etrafında bir de Barış Parkı yer alıyor. Bu parkta dünyanın farklı ülkelerinden gelen 104 farklı türde 48.500 tane ağaç ve bitkilerin gönderildiği

Anıtkabir’in her bölümü, her noktası Atamıza yaraşır şekilde ve kendisinin önem verdiği değerler ile adeta işlenmiş durumda. Atatürk’ün her biri öğüt niteliğinde olan sözleri, Türkiye tarihinin dönüm noktaları anları ve Türk gelenekleri incelikle işlenmiş. Bütün incelikleri fark edebilmek ve anlayabilmek için birkaç defa ziyaret etmekte fayda var.  Ayrıca Anıtkabir’in her noktasının inşaasında da mermerinden taşına memleketimizin her köşesinden seçilen özel malzemeler kullanılmış.